Kurban Bayramı Tavsiyeleri

Bayram itibariyle, artan hayvansal kaynaklı protein ve rafine şeker alımı, özellikle kalp-damar hastalıkları, tansiyon, diyabet (şeker) gibi rahatsızlıkları olan bireyler için kesinlikle önemli bir sorun iken herhangi bir sağlık problemi olmayan bireylerde de bilhassa hava sıcaklıklarının üst düzeyde seyrettiği bu günlerde dikkat edilmesi gereken bir konudur.

Sağlığın korunması için temel beslenme prensiplerini kurban bayramına özel durumlar için mercek altına aldığımızda;

  • Doymuş yağ ve kolesterol kaynağı olan kırmızı et tüketimini kontrol altına alabilmek için ana öğünlerin hepsinde tüketmek yerine öğle ve/veya ikindi saatlerinde tüketmeyi tercih etmek, akşam yemeğinde ağırlığı biraz daha zeytinyağlılara kaydırabilmek güzel bir tercih olacaktır.
  • Etlerinizi yağda kızartma ya da mangalda köze çok yakın şekilde çok yüksek ısıya maruz bırakacak biçimde pişirmeniz kanserojen öğeleri artıracağından pişirme yöntemi olarak genellikle haşlamayı ve ızgarayı tercih etmek daha sağlıklıdır. Eğer illa ki mangalda pişirilecekse etlerin közden en azında 15 cm yukarıda pişirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
  • Kalori(enerji) her şey demek değildir! Unutmayınız ki kaloriyi dengeliyorum mantığıyla et porsiyonunu çok artırıp başka kaynakları tüketmemek çok yanlıştır. Besin öğelerini öğünlerde her yiyecek grubundan(tahıllar, sebze-meyveler ve süt-yoğurt grubu) dengeli bir biçimde almak, sağlığın korunması ve sürdürülebilmesi için vazgeçilmezdir.
  • Bayramın klasik ikramları tatlılarla birlikte gelen rafine, basit şekerlerin alımını kısıtlayabilmek için en azından dört günlük bayramın iki gününde sınırları zorladıysak kalan diğer iki gününde ikramın yarısını yemeyi seçmek ya da hayır diyebilmek daha uygun olacaktır.
  • Kurban etinde, “Ölüm katılığı” olarak adlandırılan durumun ortadan kalkması ve kurban etinin sindirimi zorlamayacak şekilde enzim aktivitesiyle yumuşayabilmesi için kesildikten sonra en azından 1-2 gün buzdolabında bekletilmesinin ardından tüketilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
  • Mikrobiyal riski en aza indirmek için etlerinizi tek yemeklik kullanılmak üzere porsiyonlara ayırıp dondurucuda 1-2 hafta, derin dondurucuda ise 5-6 ay saklayabileceğinizi unutmayın.
  • Çözdürme işlemini oda sıcaklığında değil buzdolabının +4 derecelik alt raflarında yapmaya çalışın ve çapraz bulaşmayı önlemek için bu işlemi kapalı bir kapta gerçekleştirmeyi unutmayın.

Bayramın sona ermesiyle,

  • Bozulmuş öğün düzenlerinizi mümkünse yine yaklaşık üç saat aralıklı üç ana, iki ya da üç ara öğünlü düzeninize döndürmeye gayret göstermeyi,
  • Bir süreliğine yoğun miktarda alınmış hayvansal kaynaklı proteinleri tamamen sıfırlamadan ağırlığı kurubaklagiller, kinoa gibi bitkisel kaynaklı proteinlere kaydırmayı,
  • Yavaşlamış temponuzu arttırmak üzere haftada en az 3 gün için ekstra 30-45 dakikalık egzersiz planları oluşturmayı,
  • Susamayı beklemeden günde 2,5 ila 3 L. su tüketmeyi,
  • Eski çalışma temponuza döneceğinizi ve hatta birikmiş işlerle birlikte ortalamanın üzerinde bir yoğunluğunuz olacağını düşünerek günümüzün modası haline getirilmiş sadece sebze sulu, meyve ağırlıklı ağır detoks programlarıyla fiziksel ve bilişsel performansınızı ve vücut direncinizi düşürmemeniz gerektiğini de unutmayalım.

Sağlıklı, güzel, bir ve beraber nice mutlu bayramlara …