Beslenme ve Kalbiniz

Günümüzde tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ölümlerin birincil nedeni kalp-damar hastalıklarıdır.

Kalp ve damar hastalıkları yaşam tarzı değişiklikleri ve sağlıklı beslenmeyle önlenebilen ve oluştuktan sonra bile tıbbi beslenme tedavisi ve yine yaşam tarzındaki değişikliklerle iyileştirilebilen bir sağlık sorunudur.

Kalp ve damar hastalıklarının başlıca nedenleri arasında hipertansiyon (yüksek tansiyon), kanda artmış LDL-Kolesterol (kötü kolesterol, düşük dansiteli lipoprotein) ve trigliserit (TG) düzeyleri, düşük HDL-Kolesterol (İyi kolesterol, Yüksek Dansiteli lipoprotein) düzeyleri, sigara, diyabet (şeker hastalığı) ve şişmanlık bulunmaktadır

Belki de hakkında çok fazla şey bilmediğimiz ama çok da işittiğimiz bir kavram olan "Kolesterol" e biraz fazla yer ayırmakta fayda var:

Kolesterol tüm hücrelerimizde bulunan ve gıdalardan da alınan mumsu yapıda yağ benzeri bir maddedir. Kolesterolün büyük bir kısmı vücutta üretilirken, bir kısmı da diyetle birlikte hayvansal kaynaklı gıdalardan gelmektedir. Kolesterol, kanda çözülebilmesi ve taşınabilmesi için karaciğerimizde lipoproteinlerle birleşir ve bu şekilde paket halinde taşınır. İşte bu kolesterolü dokulara taşıyana LDL-Kolesterol, dokulardan kana taşıyana da HDL Kolesterol denmektedir. Yüksek LDL-Kolesterol düzeyleri uzun vadede, varsa yüksek tansiyon, sigara, alkol tüketimi gibi etkenlerle birleşip, yıpranmış damarlarda birikerek, damarlarda daralma ve tıkanmalara neden olabilmektedir.

Peki kandaki kolesterol neden yükselir? Kalıtım, beslenme alışkanlıkları ve besin türleri, stres ve şişmanlık gibi faktörler nedenler arasındadır. Kolesterole duyarlı kişilerde yüksek hayvansal gıda içerikli bir diyet toplam kolesterolü ve LDL yi önemli derecede yükseltirken, yine diyetle alınan toplam yağ da bu yükselmeye önemli bir katkıda bulunur. Önleyici ve iyileştirici faktörleri şöyle sıralamak mümkün:

1. Diyetinizdeki yağ oranını azaltın

Yağda kızartmalar yerine ızgara ve haşlama gibi yöntemleri tercih edin. Doymuş yağ içeren yiyecekleri (et, süt, kaymak, krema vb.) doymamış yağ içeren yiyeceklere (zeytinyağlılar, ceviz, fındık vb.) tercih edin Bu hem kolesterol alımını azaltacak hem de düşük yağ içeren bir beslenme örüntüsü oluşturacaktır.

2. Posa tüketiminizi artırın

style="margin-left:23px;"Yüksek oranda lif(posa) içeren bir diyetle kalp hastalıkları riski bakımından ters bir orantı bulunmaktadır. Sofranızda kurubaklagiler, meyve-sebzeler ve tam tahıllı ürünlere (kepekli ekmek, makarna, kepekli pirinç, bulgur vb.) mutlaka yer verin. Kabuğuyla yenen meyvelerin kabuğunu soymayın.

3. Fiziksel aktivitenizi artırın

Fiziksel aktivite, harcanan enerjiyi arttırarak, kalori dengesini ve dolayısıyla kilo kontrolünü de sağlamaya yardımcı olur. Aynı zamanda HDL-Kolesterol düzeyini de yükselterek kalp sağlığını olumlu yönde etkiler.

4. Kan basıncını kontrol altına alın

Eğer yüksek tansiyonunuz varsa tuz ve tuzlu gıdalardan uzak durmak ve potasyumdan zengin bir beslenme düzeni sunan sebze ve meyve tüketimini artırmak tansiyon dengesini sağlamak için çok önemlidir.

5. Kilo kontrolünüzü sağlayın

Yüksek vücut ağırlıkları daima kronik hastalıklar için önemli bir risk faktörü olmuştur. Vücut ağırlığınız yüksek ise bir diyetisyenden yardım alın ve fiziksel aktivitenizi arttırın. Böylece hem yağlarınızı yakın hem de kalbinizi koruyun.

Bunlara ek olarak, elbette sigara ve alkol tüketimin de büyük risk faktörleri olduğunu unutmayalım. İyi bir beslenme alışkanlığının ancak ve ancak iyi ve sağlıklı bir yaşam tarzının bir ayağı olabileceğini unutmadan, yanlış alışkanlıklarımızı ve eksiklerimizi lütfen gözden geçirelim.

Afiyetle...