Ramazan için Beslenme Önerileri

Ramazan ayında normal beslenme alışkanlıklarının dışına çıkılarak uzun bir zaman diliminde hiçbir şekilde katı veya sıvı gıda maddesi alınmamaktadır. Vücudun buna adaptasyon sürecine kadar geçen sürede yaşanılan en büyük olumsuzlukların başında su kaybı gelmektedir. Su kaybından dolayı yaşanan halsizlik, yorgunluk ve de dikkat kaybı uzun ve sıcak yaz günlerinde çalışma potansiyelini de olumsuz etkilemektedir. Bu süreci en az sancılı şekilde geçirmek için yapmamız gerekenleri sıralayacak olursak:

Abartılı iftariyeliklerden kaçınıp belki bir zeytin veya hurmanın hemen sonrasında önceliği çok sıcak olmayan küçük bir kase kremasız çorbaya veriniz ve akabinde 5-10 dakika dinleniniz. Devamında yenecekleri de mümkünse zamana yayınız ki bir süreliğine sükûnetle bekleyen mideniz bir anda cehennem yerine dönmesin.

Ana yemeğim ne olsun?

Etli ya da etsiz bir sebze yemeği, zeytinyağlılar yaza denk gelen bir iftar sofrasının vazgeçilmezi olmalıdır.

Bir miktar daha yağdan kurtulmak adına yemek suyunu süzdürmek çok akıllıca olacaktır.

Yağda kızarmış ağır lezzetlerin yerini, ızgara, haşlama ya da buharda pişmiş hafif lezzetlere bırakınız. Yağ ağırlıklı bir lezzet yerine yiyeceğin kendine has tat ve kokusunu koruyan bir pişirme kombinasyonunun, dinlenmiş bir tat ve koku alma mekanizmasına sunacağı güzelliklere açın kendinizi.

Şimdi bu yemek de pilavsız olur mu?

Evet aslında olur; Ama vazgeçemeyenler için ikinci kap yiyecekler dediğimiz bu makarna, pilavlar ve böreklerin, tam buğday unlu alternatifleri olan kepekli pirinç ve belki kepekli makarna şeklinde tüketilmesi hem B vitamini temin ediyor hem de şekeri dengeliyor. Hatta makarnayı sebzelerle ya da salatasını yaparak tüketmek çok daha sağlıklı bir alternatif.

Hani bu sofranın bahar renkleri?

Yoğurt veya serin bir yeşillikler cümbüşü olan cacığı ve/veya rengârenk mevsim sebzeleriyle yapılmış taptaze bir salatayı, sıvı, mineral ve vitamin ihtiyaçlarınızı dengelemek açısından sofranızdan eksik etmeyiniz.

Bu da tatlısız yapamıyorum diyenlere …

Aman dikkat! Şekerinize bir anda tavan yaptıracak şerbetli seçimleri insaflı bir sütlü alternatife bırakınız. Güllaç, muhallebi, kazandibi ya da puding gibi bir sütlü tatlınızın üstünü küçük küçük doğranmış mevsim meyveleriyle süslemek, tatlınızı lezzet bakımından ve görsel olarak güzelleştireceği gibi size vitamin, mineral ve kanser düşmanı öğeler olarak da geri dönecektir.

“Sahura Kalkıyoruz”

Sahura kalkmak gerekiyor. Düşen öğün sayımızla yavaşlayan metabolizmamızı en azından fazladan bir öğün yaparak biraz daha çalıştırabilmek barsak faaliyetleri açısından da çok önemli.

Kahvaltılık tarzda yapılacak bir sahurda haşlanmış bir yumurtaya yer vermek tokluk hissi açısından ve protein desteği sağlamasından ötürü bize destek sağlarken çok tuzlu olmayan bir peynir de bu öğünde yer verilmesi gereken yiyecekler arasında.

Söğüş domates salatalık, biber gibi mevsim sebzeleri yapılarında su ve lif içerdiğinden ayrıca vitamin mineral desteği sağladıklarından sahur sofralarında onlara da yer açmak şart.

Zeytin gibi salamura yiyeceklerin tüketilecekse az tuzlu olanları ndan tüketmeli ve içecek olarak kan şekerini bir anda yükseltip ardından da hızlı bir düşüşe neden olabilecek meyve suyu, komposto gibi tatlar yerine sofranızda süt ve meyve bulundurarak susuzluk ve açlık hissini daha uzun süre baskılamanız mümkün olabilecektir; Tabi ki aralıklarla ve bol miktarda su da tüketerek.

Sağlıklı ve güzel ramazanlar